"Kendimizi neyle ve
nasıl tanımlarsak öyle olmaya meylederiz." Ernes Holmes
Bilinçaltımız
bir kayıt cihazına benzer. Olumlu ya da olumsuz diye ayırmaksızın ağzımızdan
çıkan her sözü her düşünceyi kayıt altına alır. Bu kayıtlar önce geçici
hafızamızda toplanır. Geçici hafızada toplanan kayıtlar burada duygu ile
birleşir ve kalıcı hafızamıza aktarılır. Bilinçaltına emir veren bilinçtir. Hiç
durmadan emir yağdırır. Bilinçaltı bunun olumlu veya olumsuz olduğuna bakmadan
sadece bu emirleri gerçekleştirmek üzerine programlanmıştır. Döngü şöyledir:
Bilinçli düşündüğünüz, söylediğiniz her şey bilinçaltınıza kayıt olarak
yerleşir. Bilinçaltınızdaki kayıtlarda eylemlerinizi oluşturur. Bilinçsiz
olarak söylediğinizi sandığınız şeyleri aslında çoktan kayıt altına alındığınız
için söylersiniz.
Bilinçaltınıza
sadece siz emir verirsiniz. Yani insan aslında kendi kendini hipnotize eder.
Bazen başkaları sizin adınıza emir vermiş gibi gözükse de bu durum sadece o
emirleri siz kabul ettiğiniz için bilinçaltınız tarafından kayıt olarak alınır.
Dışarıda asla bir sorumlu yoktur. Yaşamınızın tek sorumlusu sizsiniz. Olumsuz
olanları seçip acı, huzursuz kayıtlar oluşturmayı da; olumlu olanı seçip
keyifli, neşeli, huzurlu kayıtlar oluşturmayı da seçecek olan sadece sizsiniz.
Yeri
gelmişsen bir anlam karmaşasına da açıklık getirmek istiyorum. Son zamanlarda
sıklıkla duymaya başladığımız "afirmasyon" kelimesi. Afirmasyon
sanılanın aksine "olumlama" demek değildir. Afirmasyon; pozitif
veya negatif düşüncelerin sürekli tekrar edilmesi yani doğrulama anlamına
gelir. Olumlama ise; kelimenin kendinden de net anlaşıldığı gibi olumlu şeyler
söylemektir. Tek ortak noktaları, afirmasyon da pozitif veya negatif ayrımı
yapmadan, olumlama da ise sadece pozitif anlam kullanılarak "bilinçaltı
kayıtlarımızı oluşturma"sıdır.
Olumsuz kayıtlarınızı
olumlularla değiştirmek için:
- Net olarak kaydınızı
ya da isteğinizi belirleyin.
- Size en uygun sadece
olumlu kelimelerden oluşan olumlamanızı belirleyin.
- Olumlamalarınızı
yazarak mı yoksa söyleyerek mi yapmak size daha kolay gelir? Bunu belirleyin.
- Olumlamayı aralıksız en
az 21 gün yapın. 21 günde yeni hücre oluşur, 40 günde bunu sağlamlaştırırsınız.
Benim tavsiyem, hayatınızda değişimleri görene kadar olumlamaya devam ediniz.
- Olumlamaları her gün
düzenli yapmanız şartıyla istediğiniz kadar tekrar edebilirsiniz. Ben sayısız
yapamam diyenler için 7, 21, 40 sayılarında tılsım vardır.
- Bilinçaltınız,
kaydınızın değişmeye başladıkça size oyunlar oynar. Çünkü eski kayıtla
kendini güvende hisseder. Hele bir de yeniliklere açık değilseniz bu süreç sizi
biraz zorlayabilir. O gün olumlama yapmayı unutabilirsiniz mesela ya da bu size
çok sıkıcı gelebilir. İşte bu noktada istikrarlı olmak çok önemlidir. Bu
oyunlara gelmezseniz zafer sizindir.
- İstediğiniz kadar
kayıt ve olumlamasını seçebilirsiniz. Önemli olan kendinize çok yüklenmeden
üstesinden gelebileceğiniz kadarını seçmektir.
Size bir kaç olumla:
- Sevmeyi ve sevilmeyi
hak ediyorum (aşk ve ilişkiler için).
- Para bana kolaylıkla
ve bereketi ile geliyor (para için).
- Sağlıklı, enerjik ve
yaşam doluyum (sağlık ve yorgunluk için).
- Benim başıma hep güzel
şeyler gelir (talihsiz olduğunu düşünenler için).
Bir
şeyi durmadan tekrar ederseniz onu bilinçaltınıza sabitlersiniz. Ve
düşüncelerinizi yalnızca siz seçersiniz. Bu düşüncelerle de hayatınız
şekillenir. Mademki düşündüğümüz her şey gerçeğe dönüşüyor o zaman sadece
gerçekleşmesini istediğimiz şeyleri düşünmek çok akıllıca olur.
Sevgi
ve huzurla...
0 yorum:
Yorum Gönder