Hiç kolay bir şey
değil ebeveyn olmak. Kendi dünyanızı yaşamınızın sonuna kadar başka bir
dünyayla bir arada tutmak, korumak, kollamak. Ve çok doğal bu süre içinde
hatalar yapmak. Yaşam zaten ruhumuz için bir okul, çocuklar da bu okuldaki en
iyi öğretmenler ve en çetin sınavlar. Eğer gelişime kapalı değilseniz yaşamınızda
sabretmeyi, koşulsuz sevmeyi, almadan vermeyi, özveriyi, yaşama bağlanmayı, affetmeyi,
çevrenizle uyum içinde olmayı çocuğunuzdan daha iyi öğreten bir öğretmen bulamazsınız.
Peki, bu ebeveynlik
öğrenilebilen bir şey midir?
Ebeveyn olmak daha
çok içgüdüsel bir süreç olsa da öğrenmeniz gereken en önemli kısım doğru
davranış şeklidir. Siz çocuğunuzun dünyaya gelişine aracı olmuş olabilirsiniz fakat
her çocuğun bir algılama sistemi, karakteri ve tekâmül süreci vardır. Çocuğunuz
aslında sizinle bağlantılı sizden bağımsız bir varlıktır. Bunun bilinciyle çocuğunuzla
doğru iletişim kurmayı, doğru davranmayı ve öğretmeyi öğrenebilirsiniz. Öğrettiğiniz
her doğru davranış dünyayı daha yaşanılır bir yer kılacaktır.
O zaman bu deneyimi daha
kolay nasıl yaşarsınız?
Burada ebeveynlerin
kendi aralarındaki uyumu çok önemli. Yeri gelmişken “Ebeveynlerden biri bu
yöntemleri öğrenir diğeri öğrenmezse ne olur?” sorusuna cevap vereyim.
Öğrenmeyi seçip, uygulayan ebeveyn ile çocuk ilişkisinde iyileşme görülür.
Fakat öğrenmeyen ebeveyn ile çocuk arasındaki çatışma daha da artabilir.
Aslında en doğru olan her iki ebeveynin de yöntemleri uygulamasıdır. Böylece birbirlerine de destek olmuş olurlar.
Bir sonraki aşama hangi ebeveyn grubuna girdiğinizi belirlemek olmalıdır. Bu
size kendi davranışlarınızla ilgili ayna tutacak, sorunun nereden
kaynaklandığını belirleyebilmek açısından işinizi kolaylaştıracaktır. Kendinizin
ve çocuğunuzun temsil sistemini öğrenmek de doğru iletişim kurmak için size çok
yardımcı olacaktır.
Ebeveyn
davranışlarına geçmeden önce bir hatırlatma yapmak istiyorum. Yazacağım tüm
davranış modelleri “aşırı davranış” modelleridir. Her çocuğun elbette belli
ölçüde hoşgörü, otorite, korunma, özgürlük ve ilgiye ihtiyacı vardır. Sorun
oluşturan kısmı bu davranışların herhangi birinde oluşan “aşırılık”dır. Yapılan
araştırmalar bize gösteriyor ki, aşırı serbest ailelerin çocukları, aşırı
otoriter aile çocuklarının yaşadığı sorunları yaşıyorlar. Onların en belirgin
özelliği; aşırı bencil, yardım etmekten hoşlanmayan, düşüncesiz olmaya meyilli
çocuklar oluşudur.
“Sen nasıl bir
çocuksun?” sorusunun cevabı aslında “Ben nasıl bir ebeveynim?” sorusunun
cevabında yatar.
Sevgi ve huzurla…
0 yorum:
Yorum Gönder